Çanakkale, doğal güzellikleri ve özellikle Kaz Dağları'nın büyülü kuzey yamaçlarında yetişen eşsiz bitkileriyle adından söz ettiren bir coğrafya olarak öne çıkıyor. Bu doğal zenginliklerin içinde parlayan değerli bir hazinenin varlığı ise dikkatleri üzerine çekiyor. Adını sağlık dünyasında sıkça duyduğumuz "Meşe balı" hem kalitesi hem de sağlık faydalarıyla tıbbi bal kategorisinde özel bir yer edinmiş durumda bulunuyor. Meşe balının Ve şimdi bu değerli ürünün yakın gelecekte "coğrafi işaretli" ürünler arasında anılması bekleniyor.
Çanakkale Arı Yetiştiricileri Birliği öncülüğünde, Güney Marmara Kalkınma Ajansı ve Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Gıda Mühendisliği Fakültesi'nin de destekleriyle, Türk Patent Enstitüsü'ne "Coğrafi İşaret" başvurusu yapıldı. Kaz Dağları'nın özellikle kuzey yamaçlarındaki meşe ağaçları, birbirinden farklı bal türlerinin yetişmesi için elverişli bir ortam sunuyor. Ancak özellikle bu ağaçların balından elde edilen Meşe Balı, "Tıbbi Ballar" sınıfında ayrı bir konuma sahip.
Meşe balının içeriğindeki yüksek "Prolin" maddesi, sağlık açısından büyük bir önem taşıyor. Prolin, balın kalitesinin ve sağlık faydalarının üst düzeyde olduğunun bir göstergesi olarak öne çıkıyor. Bu yüksek seviyedeki Prolin içeriği, Meşe Balı'nın sadece lezzet açısından değil aynı zamanda sağlık yararları açısından da ne kadar özel bir ürün olduğunu kanıtlıyor.
Ancak Çanakkale'de henüz coğrafi işaretli bal ürünü bulunmaması, Meşe balının bu özel niteliği için yeni bir fırsat sunuyor. Bu nedenle Çanakkale Arı Yetiştiricileri Birliği, Meşe balı için özel bir "coğrafi işaret" başvurusu gerçekleştirdi. Süreç boyunca Güney Marmara Kalkınma Ajansı maddi destek sağlayarak, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Gıda Mühendisliği Fakültesi ise teknik destek sunarak bu önemli adıma katkıda bulundu.
Meşe Balı'nın coğrafi işaret alması, sadece bölgenin doğal güzelliklerini vurgulamakla kalmayacak, aynı zamanda bu eşsiz ürünün sürdürülebilirliğini ve korunmasını da destekleyecek.
Coğrafi işaret başvurusu hakkında konuşan Çanakkale Arı Yetiştiricileri Birliği Cahit İleri, Meşe Balı’nın Temmuz ve Ağustos aylarında meşelerin palamutlarından akan nektarın arılar tarafından toplanarak kovanda depolanmasıyla elde edilmekte olduğunu ifade etti.
Renginin siyaha yakın olmasının balın en ayırt edici özelliği olduğunu belirten İleri, “Üretim alanlarında; tarım yapılmaması ve kimyasal kullanılmamasından dolayı tüketiciler tarafından tercih edilmektedir. Uzun yıllardır Kaz Dağları eteklerinde üretilen bu bal yerel halkın hastalık tedavilerinde kullandıkları ‘Takviye Edici Gıda’ konumundadır. Bal yarışma arında, yüksek polifenol, enzim, protein ve amino asit içeren bu bal ilk dereceye girmektedir" şeklinde konuştu.
Çanakkale Arı Yetiştiricileri Birliği olarak geçmişten günümüze kalitesi kanıtlanmış ve diğer ballara göre şifa değeri çok yüksek, yöre halkı tarafından tercih edilen bu özel alanda üretilen özel bal' Coğrafi işaret kapsamında almak istediklerini ifade eden İleri, "Güney Marmara Kalkınma Ajansı'nın maddi desteği ve üniversitemizin Gıda Mühendisliği'nin teknik desteği ile Türk Patent Enstitüsü Kurumu'na ‘Coğrafi işaret’ başvurusunu yapmış bulunmaktayız. Coğrafi işaret ile bu ürünü kontrol altına almak ve kalitesinin bozulmaması için gereğini yapmak istiyoruz” dedi.
"BAŞVURUMUZU YAPTIK
Meşe balının Çanakkale’nin çok önemli değerlerinden bir tanesi olduğunu vurgulayan İleri, “Bu dünden bugüne bilinen bir şey ama bu meşe palamudu balına her geçen gün talep artıyor. Dolayısıyla fiyat yükseliyor. Meşe palamudunu artık korumak, özellikle onun kalitesini devam ettirebilme adına Türk Paten Enstitüsü’ne coğrafi işaret başvurusunu yaptık. Meşe Palamudunu özellikle Kaz Dağlarının kuzey yamaçlarında, Çan, Bayramiç, Yenice kısmen Ayvacık’ı kapsayan bir alanda bulunuyor. Özellikle meşe balının polifenik, prolin ve diastaz değerleri diğer ballardan çok daha farklı olduğu için talep çok daha fazla oluyor. Meşe balı aynı zamanda tıbbi ballar statüsünde. Türkiye’de Anzer balından sonra gelen bal desek herhalde yalan olmaz. Özellikle bu balın artan talebini istikrarlı bir şekilde karşılayabilmek, kaliteyi bozmama adına burada üretilen balların üretim alanlarında kontrollerini yapıp tescilini yapmak istiyoruz. Başvurumuzu yaptık. Süreç inceleniyor. İlgili evrakların takibi yapılıyor. Önümüzdeki günlerde bunun tescilini alıp üretildiği yerinde birlikte takip etmek istiyoruz. İşin içerisinde Ticaret Borsası var, işin içerisinde Tarım İl Müdürlüğü var, Orman Bölge Müdürlüğü var ve Ziraat Odaları var. Özellikle denetim grubunun içerisinde bulunan bir ekip, bu balın Çanakkale’ye özgün, kaliteli bir ürün olarak yapıp devamını getirmek istiyoruz" diye konuştu.
Tuğba Kulasoy